C
Celil
Guest
Konu Sahibi
Güvenin hayati derecede önemli olduğu herkes tarafından sıklıkla söylense de maalesef uygulamada fazla da bir öneminin olmadığı ortada.
Kişi siyasetçi. Halkın oyu ile göreve geliyor. Gösterilen güveni ve daha önemlisi temsil görevini kişisel veya grupsal zenginleşme aracı olarak kullanıyor. Doğru mu? Elbette yanlış, ama hayat bu durumun çok da ender yaşanmadığını gösteriyor, değil mi? Kamu kuruluşlarında durum çok mu farklı? Kişisel zenginleşme bir yana, adam kayırmanın, nepotizmin boyutlarını herkes görüyor, değil mi? Bir dönem tüm kapıcıların aynı kasabadan olmaları hikayesi gibi, gerek kamu gerek özel tüm iş yerlerinde en efendisinden “memleketçilik” ya da hoyrat “tarikatçılık” kadro dağıtımında artık önemini kaybetti denilebilir mi? Daha da kötüsü bir tarikatın devlette çöreklenmesinden onca çekilmesine rağmen, şimdi sağlıktan ulusal savunmada çok önemli dev kurumlara varıncaya kadar bir başka tarikata peşkeş çekilmiyor mu?
Kişi siyasetçi. Halkın oyu ile göreve geliyor. Gösterilen güveni ve daha önemlisi temsil görevini kişisel veya grupsal zenginleşme aracı olarak kullanıyor. Doğru mu? Elbette yanlış, ama hayat bu durumun çok da ender yaşanmadığını gösteriyor, değil mi? Kamu kuruluşlarında durum çok mu farklı? Kişisel zenginleşme bir yana, adam kayırmanın, nepotizmin boyutlarını herkes görüyor, değil mi? Bir dönem tüm kapıcıların aynı kasabadan olmaları hikayesi gibi, gerek kamu gerek özel tüm iş yerlerinde en efendisinden “memleketçilik” ya da hoyrat “tarikatçılık” kadro dağıtımında artık önemini kaybetti denilebilir mi? Daha da kötüsü bir tarikatın devlette çöreklenmesinden onca çekilmesine rağmen, şimdi sağlıktan ulusal savunmada çok önemli dev kurumlara varıncaya kadar bir başka tarikata peşkeş çekilmiyor mu?
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.