C
Celil
Guest
Konu Sahibi
Birinci dünya ülkeleri olarak tarif edilen ekonomik kalkınmanın yüksek olduğu ülkelere göre Türkiye'nin yaşadığı "krizler" epeyce fazla. Özellike Türkiye'de süregelen krizlerin yanında koronavirüs hayatımızdaki dengeleri altüst eti.
Peki, salgın korkusuyla ve sürekli değişen ülke gündemiyle geçen 2 yılın sonunda, hayatımızdan ne kadar memnunuz?
NG Araştırma, bu soruların cevaplarını öğrenmek için 29 Aralık – 10 Ocak 2022 tarihleri arasında, benderimki.com aracılığıyla 15 yaş üzeri Türkiye geneli 1938 kişinin katıldığı bir kamuoyu araştırması yaptı.
Yapılan araştırmada katılımcıların yüzde 52’si şu an bir işte çalışmadıklarını, yüzde 48’i ise çalıştıklarını belirtti.
Ne kadar mutluyuz?
Hayatın yoğunluğu içerisinde bazen geri plana atılan mutluluk kavramı aslında hayatı yaşanır kılan en önemli kavramlardan biri. Katılımcılara son zamanlarda ne kadar mutlu oldukları soruldu.
Her 10 kişiden 4’ü kendini ne mutlu ne de mutsuz hissediyor. Son senelerde insanların sağlık ve ekonomik koşullarla mücadele etmesi, çeşitli zorluklarla uğraşırken inişli çıkışlı bir hayatları olması, onları hissizleştikleri bir noktaya taşımış olabilir mi? Her 10 kişiden 3’ü ise kendini mutsuz hissediyor. Mutlu hissedenlerin oranı ise ne yazık ki azınlıkta.
Her 10 çalışandan 3’ü kendini mutlu hissederken her 10 çalışmayandan 2’si kendini mutlu hissediyor. Aradaki farkın az olması, iş hayatında da olası sorunlara işaret ediyor olabilir. Türkiye'de çalışma durumunun mutluluğa etkisi oldukça az görünüyor.
Stresli miyiz?
Stresin hayatımıza olan etkilerinden kaçınmak için birçok yol arıyoruz. Peki, gerçekten stresten kaçabiliyor muyuz? Katılımcılara günlük hayatta ne kadar stresli olduklarını soruldu. Yanıtlar oldukça düşündürücü!
Bu soruya gelen yanıtları incelediğinde stresin birçok insanın hayatının bir parçası olduğu görüldü. Her 10 kişiden 6’sı kendini stresli hissediyor.
Stresle, eğitim düzeyi arasındaki bağlantıyı incelendiğinde şaşırtıcı sonuçlar elde edildi. Üniversite mezunlarının yüzde 65’i kendini stresli hissederken, ilkokul mezunlarında bu oran yüzde 56. Gençler üniversite mezunu olmak için çok çabalıyor ama çıkan sonuçlar, hayatları daha iyiye gidiyor mu diye sorgulatıyor.
Stresle mutluluk arasındaki ilişkiyi incelendiğinde aralarında kuvvetli bir bağ olduğunu görüldü. Stresli olduğunu söyleyenler arasında mutlu olanların oranı sadece yüzde 13. Buradan yola çıkarak stresle mücadele etmenin yollarını öğrenmenin bizi mutluluğa yaklaştırmaya yardımcı olacağı söylenebilir.
Strese sokan nedenler ne?
Stres oranının ne kadar yüksek olduğunu görüldü. Peki, bizi en fazla strese sokan sebepler neler?
Her 3 kişiden 1’inin en büyük stres kaynağı ekonomik sebepler. 5 kişiden 1’inin ise gelecek kaygısı.
Koronavirüs tüm dünyada en önemli gündem maddesiyken Türkiye’de ancak 4. sırada kendine yer edinmesi oldukça düşündürücü.
Ekonomik sebepler ve gelecek kaygısı, sağlıktan bile daha fazla stres kaynağı haline gelmiş durumda!
Gelecekten beklentimiz ne?
Araştırmada, insanların şu anki durumları ile ilgili fikir edinildi. Peki, gelecekten beklentileri neler? Gelecekte daha mutlu olacaklarını düşünüyorlar mı?
Katılımcıların yüzde 45’i gelecekte daha mutlu olacağını düşünüyor. Toplumun yaklaşık yarısı tüm sorunlara rağmen geleceğe hala umutla bakıyor. Kalanların yarısı şimdiki kadar, diğer yarısı da daha az mutlu olacağını düşünüyor.
Bu soruya gelen yanıtları detaylı analiz edildiğinde ise kadınların geleceğe daha pozitif baktıklarını görüldü. Her 10 kadından 5’i gelecekte daha mutlu olacağını düşünürken, erkeklerde bu sayı 10 kişiden 4’e düşüyor.
Peki, salgın korkusuyla ve sürekli değişen ülke gündemiyle geçen 2 yılın sonunda, hayatımızdan ne kadar memnunuz?
NG Araştırma, bu soruların cevaplarını öğrenmek için 29 Aralık – 10 Ocak 2022 tarihleri arasında, benderimki.com aracılığıyla 15 yaş üzeri Türkiye geneli 1938 kişinin katıldığı bir kamuoyu araştırması yaptı.
Yapılan araştırmada katılımcıların yüzde 52’si şu an bir işte çalışmadıklarını, yüzde 48’i ise çalıştıklarını belirtti.
Ne kadar mutluyuz?
Hayatın yoğunluğu içerisinde bazen geri plana atılan mutluluk kavramı aslında hayatı yaşanır kılan en önemli kavramlardan biri. Katılımcılara son zamanlarda ne kadar mutlu oldukları soruldu.
Her 10 kişiden 4’ü kendini ne mutlu ne de mutsuz hissediyor. Son senelerde insanların sağlık ve ekonomik koşullarla mücadele etmesi, çeşitli zorluklarla uğraşırken inişli çıkışlı bir hayatları olması, onları hissizleştikleri bir noktaya taşımış olabilir mi? Her 10 kişiden 3’ü ise kendini mutsuz hissediyor. Mutlu hissedenlerin oranı ise ne yazık ki azınlıkta.
Her 10 çalışandan 3’ü kendini mutlu hissederken her 10 çalışmayandan 2’si kendini mutlu hissediyor. Aradaki farkın az olması, iş hayatında da olası sorunlara işaret ediyor olabilir. Türkiye'de çalışma durumunun mutluluğa etkisi oldukça az görünüyor.
Stresli miyiz?
Stresin hayatımıza olan etkilerinden kaçınmak için birçok yol arıyoruz. Peki, gerçekten stresten kaçabiliyor muyuz? Katılımcılara günlük hayatta ne kadar stresli olduklarını soruldu. Yanıtlar oldukça düşündürücü!
Bu soruya gelen yanıtları incelediğinde stresin birçok insanın hayatının bir parçası olduğu görüldü. Her 10 kişiden 6’sı kendini stresli hissediyor.
Stresle, eğitim düzeyi arasındaki bağlantıyı incelendiğinde şaşırtıcı sonuçlar elde edildi. Üniversite mezunlarının yüzde 65’i kendini stresli hissederken, ilkokul mezunlarında bu oran yüzde 56. Gençler üniversite mezunu olmak için çok çabalıyor ama çıkan sonuçlar, hayatları daha iyiye gidiyor mu diye sorgulatıyor.
Stresle mutluluk arasındaki ilişkiyi incelendiğinde aralarında kuvvetli bir bağ olduğunu görüldü. Stresli olduğunu söyleyenler arasında mutlu olanların oranı sadece yüzde 13. Buradan yola çıkarak stresle mücadele etmenin yollarını öğrenmenin bizi mutluluğa yaklaştırmaya yardımcı olacağı söylenebilir.
Strese sokan nedenler ne?
Stres oranının ne kadar yüksek olduğunu görüldü. Peki, bizi en fazla strese sokan sebepler neler?
Her 3 kişiden 1’inin en büyük stres kaynağı ekonomik sebepler. 5 kişiden 1’inin ise gelecek kaygısı.
Koronavirüs tüm dünyada en önemli gündem maddesiyken Türkiye’de ancak 4. sırada kendine yer edinmesi oldukça düşündürücü.
Ekonomik sebepler ve gelecek kaygısı, sağlıktan bile daha fazla stres kaynağı haline gelmiş durumda!
Gelecekten beklentimiz ne?
Araştırmada, insanların şu anki durumları ile ilgili fikir edinildi. Peki, gelecekten beklentileri neler? Gelecekte daha mutlu olacaklarını düşünüyorlar mı?
Katılımcıların yüzde 45’i gelecekte daha mutlu olacağını düşünüyor. Toplumun yaklaşık yarısı tüm sorunlara rağmen geleceğe hala umutla bakıyor. Kalanların yarısı şimdiki kadar, diğer yarısı da daha az mutlu olacağını düşünüyor.
Bu soruya gelen yanıtları detaylı analiz edildiğinde ise kadınların geleceğe daha pozitif baktıklarını görüldü. Her 10 kadından 5’i gelecekte daha mutlu olacağını düşünürken, erkeklerde bu sayı 10 kişiden 4’e düşüyor.