C
Celil
Guest
Konu Sahibi
ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, Çin'in nükleer silah envanterinin beklendiğinden çok daha hızlı bir şekilde büyüdüğünü bildirdi.
Pentagon'un Kongre'ye sunulmak üzere hazırlanan Çin raporunda Pekin yönetiminin nükleer başlık sayısını altı yıl içinde 700'e, 2030 yılına kadar da 1000'in üstüne çıkarabileceği belirtildi. Raporda Çin'in şu anki başlık sayısıyla ilgili veri yer almadı. Ancak bir yıl önceki raporda tahmini rakam "200'ler" olarak telaffuz edilmiş ve nükleer başlık sayısının 2030'a kadar iki katına çıkabileceği öngörüsünde bulunulmuştu.
Halihazırda 3 bin 750 nükleer başlığa sahip olan ABD'nin başlık sayısını artırma planı bulunmuyor.
Raporda Pekin'in nükleer gücünü artırmak için kara, deniz ve hava destekli nükleer taşıyıcı sistemlerinin sayısını artırmaya yönelik yatırımlar yaptığı ve gerekli altyapıyı geliştirdiği kaydedildi. Çin'in kara ve deniz üslü mevcut nükleer füzelerine havadan atılan balistik füzeleri de eklediği belirtildi.
AFP haber ajansına konuşan bir Pentagon yetkilisi, "Bu gelişme bizim için son derece endişe verici" diyerek Çin'in niyetleriyle ilgili soru işaretleri oluştuğunu belirtti.
Hedef Tayvan mı?
ABD yönetimi Çin'i en önemli güvenlik sorunu ilan etmişti. Son yıllarda silahlanma ve savunma teknolojilerine büyük yatırımlar yapan Çin, şimdiye kadar rakipsiz askeri güç konumundaki ABD ile arayı kapatmaya başladı.
Pentagon raporunda Çin'in orduda gerçekleştirdiği hızlı modernizasyonun, 2027 yılına kadar Tayvan'ın geri alınması önündeki her tür engeli ortadan kaldırma hedefi güttüğü tahminine yer verildi.
ABD ve Çin arasındaki askeri rekabet, özellikle Tayvan konusunda silahlı çatışma olasılığıyla ilgili endişeleri beraberinde getiriyor. Çin ile kendi toprağı olarak gördüğü Tayvan arasındaki gerginlik son yıllarda tırmanmış, Pekin yönetimi gerekirse Tayvan'ı yeniden bünyesine katmak için askeri güç kullanabileceği mesajı vermişti. ABD de Tayvan yönetimine askeri destek taahhüdünde bulunmuştu.
ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley geçen ay yaptığı bir konuşmada Çin'in yaz aylarında gerçekleştirdiği hipersonik silah testlerine işaret ederek " Küresel ve jeostratejik güçte dünyanın şimdiye kadar tanık olduğu en büyük değişimlerden birine tanık oluyoruz" demişti. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ülkesini 2049 yılına kadar küresel askeri güç haline getirme hedefini açıklamıştı.
Pentagon'un Kongre'ye sunulmak üzere hazırlanan Çin raporunda Pekin yönetiminin nükleer başlık sayısını altı yıl içinde 700'e, 2030 yılına kadar da 1000'in üstüne çıkarabileceği belirtildi. Raporda Çin'in şu anki başlık sayısıyla ilgili veri yer almadı. Ancak bir yıl önceki raporda tahmini rakam "200'ler" olarak telaffuz edilmiş ve nükleer başlık sayısının 2030'a kadar iki katına çıkabileceği öngörüsünde bulunulmuştu.
Halihazırda 3 bin 750 nükleer başlığa sahip olan ABD'nin başlık sayısını artırma planı bulunmuyor.
Raporda Pekin'in nükleer gücünü artırmak için kara, deniz ve hava destekli nükleer taşıyıcı sistemlerinin sayısını artırmaya yönelik yatırımlar yaptığı ve gerekli altyapıyı geliştirdiği kaydedildi. Çin'in kara ve deniz üslü mevcut nükleer füzelerine havadan atılan balistik füzeleri de eklediği belirtildi.
AFP haber ajansına konuşan bir Pentagon yetkilisi, "Bu gelişme bizim için son derece endişe verici" diyerek Çin'in niyetleriyle ilgili soru işaretleri oluştuğunu belirtti.
Hedef Tayvan mı?
ABD yönetimi Çin'i en önemli güvenlik sorunu ilan etmişti. Son yıllarda silahlanma ve savunma teknolojilerine büyük yatırımlar yapan Çin, şimdiye kadar rakipsiz askeri güç konumundaki ABD ile arayı kapatmaya başladı.
Pentagon raporunda Çin'in orduda gerçekleştirdiği hızlı modernizasyonun, 2027 yılına kadar Tayvan'ın geri alınması önündeki her tür engeli ortadan kaldırma hedefi güttüğü tahminine yer verildi.
ABD ve Çin arasındaki askeri rekabet, özellikle Tayvan konusunda silahlı çatışma olasılığıyla ilgili endişeleri beraberinde getiriyor. Çin ile kendi toprağı olarak gördüğü Tayvan arasındaki gerginlik son yıllarda tırmanmış, Pekin yönetimi gerekirse Tayvan'ı yeniden bünyesine katmak için askeri güç kullanabileceği mesajı vermişti. ABD de Tayvan yönetimine askeri destek taahhüdünde bulunmuştu.
ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley geçen ay yaptığı bir konuşmada Çin'in yaz aylarında gerçekleştirdiği hipersonik silah testlerine işaret ederek " Küresel ve jeostratejik güçte dünyanın şimdiye kadar tanık olduğu en büyük değişimlerden birine tanık oluyoruz" demişti. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ülkesini 2049 yılına kadar küresel askeri güç haline getirme hedefini açıklamıştı.