C
Celil
Guest
Konu Sahibi
Çeşitli programlara katılmak üzere Nevşehir'i ziyaret eden Sarıgül, merkeze bağlı Uçhisar beldesinde bir otelde gazetecilerle bir araya geldi.
Partilerinin, çiftçiyi, sanayiciyi, turizmciyi ve sektörleri destekleyerek sorunlara çözüm üreteceğini kaydeden Sarıgül, "Türkiye Değişim Partisinin dili sevgi dilidir, siyasette kavga, dövüş, kötü söz istemiyoruz. Camide, kışlada, okulda, karakolda ve adliyede siyaset yapılmasını doğru bulmuyoruz. Bizi yollara düşüren vatan, ülke, insan sevgisidir. Halkımız ne istiyorsa biz onu istiyoruz. Halkın gündemi neyse biz onu konuşuyoruz. Çünkü biz sağ ya da sol bir parti değiliz, ekmek, iş ve aş partisiyiz." dedi.
TDP olarak israfa ve gösterişe son vereceklerini, şirketlere Hazine, çiftçiye ise alım garantisi vereceklerini söyleyen Sarıgül, göreve geldiklerinde işçi, memur ve emeklinin maaşının iki kat artacağını, ülkede işsiz insan kalmayacağını savundu.
Sarıgül, bir gazetecinin, "Mecliste olsaydınız tezkere konusunda oyunuz ne olurdu?” sorusu üzerine, TDP'nin barıştan yana olduğunu ancak Mehmetçiğin bayrağı korumak adına terörle mücadele ettiği süreçte, Türk bayrağının sınır ötesinde inmemesi gerektiğini dile getirerek, "Bu koşullarda partimizin oyu askerimizin gücünün daha fazla gösterilmesinden yana olur. Partimiz dış politikada sorumluluğunu bilir, dış politikayı iç politika meselesi yapmaz. Benim Mehmetçiğimin orada gururla kalması için bizim oyumuz 'evet' olurdu." diye konuştu.
Sarıgül, erken seçimle ilgili soru üzerine ise vatandaşların oy verdiği iktidarın görev süresini kullanmasının doğru olacağını ifade etti.
Sorunlar için çarenin kendi partilerinde olduğunu belirten Sarıgül, şöyle konuştu:
"Biz seçimlerin zamanında yapılmasını arzu ederiz. Bize yapılmasını istemediğimizin başkasına yapılmasını istemeyiz. Yurttaşlar 4 yıllık görev vermiştir. 19 yıldır ülkeyi yöneten bir iktidar var. Yarın, 'bir sene erken oldu' dememeli, mazeret üretmemeli. Biz önce devletimiz, sonra partimiz diyoruz. Ülke yansın, batsın da biz iktidara gelelim anlayışında değiliz. Ülkemiz iyiye gidiyorsa, ülke mutluysa devam etsin ama ülke mutsuzsa bir alternatife, çareye ihtiyaç varsa çare bu. Ben evleri dolaşıyorum, her evde tencere kaynıyor ama tencerede et mi kaynıyor dert mi kaynıyor, bana göre dert kaynıyor, onun için başın düşerse dara, Sarıgül'ü ara."
Partilerinin, çiftçiyi, sanayiciyi, turizmciyi ve sektörleri destekleyerek sorunlara çözüm üreteceğini kaydeden Sarıgül, "Türkiye Değişim Partisinin dili sevgi dilidir, siyasette kavga, dövüş, kötü söz istemiyoruz. Camide, kışlada, okulda, karakolda ve adliyede siyaset yapılmasını doğru bulmuyoruz. Bizi yollara düşüren vatan, ülke, insan sevgisidir. Halkımız ne istiyorsa biz onu istiyoruz. Halkın gündemi neyse biz onu konuşuyoruz. Çünkü biz sağ ya da sol bir parti değiliz, ekmek, iş ve aş partisiyiz." dedi.
TDP olarak israfa ve gösterişe son vereceklerini, şirketlere Hazine, çiftçiye ise alım garantisi vereceklerini söyleyen Sarıgül, göreve geldiklerinde işçi, memur ve emeklinin maaşının iki kat artacağını, ülkede işsiz insan kalmayacağını savundu.
Sarıgül, bir gazetecinin, "Mecliste olsaydınız tezkere konusunda oyunuz ne olurdu?” sorusu üzerine, TDP'nin barıştan yana olduğunu ancak Mehmetçiğin bayrağı korumak adına terörle mücadele ettiği süreçte, Türk bayrağının sınır ötesinde inmemesi gerektiğini dile getirerek, "Bu koşullarda partimizin oyu askerimizin gücünün daha fazla gösterilmesinden yana olur. Partimiz dış politikada sorumluluğunu bilir, dış politikayı iç politika meselesi yapmaz. Benim Mehmetçiğimin orada gururla kalması için bizim oyumuz 'evet' olurdu." diye konuştu.
Sarıgül, erken seçimle ilgili soru üzerine ise vatandaşların oy verdiği iktidarın görev süresini kullanmasının doğru olacağını ifade etti.
Sorunlar için çarenin kendi partilerinde olduğunu belirten Sarıgül, şöyle konuştu:
"Biz seçimlerin zamanında yapılmasını arzu ederiz. Bize yapılmasını istemediğimizin başkasına yapılmasını istemeyiz. Yurttaşlar 4 yıllık görev vermiştir. 19 yıldır ülkeyi yöneten bir iktidar var. Yarın, 'bir sene erken oldu' dememeli, mazeret üretmemeli. Biz önce devletimiz, sonra partimiz diyoruz. Ülke yansın, batsın da biz iktidara gelelim anlayışında değiliz. Ülkemiz iyiye gidiyorsa, ülke mutluysa devam etsin ama ülke mutsuzsa bir alternatife, çareye ihtiyaç varsa çare bu. Ben evleri dolaşıyorum, her evde tencere kaynıyor ama tencerede et mi kaynıyor dert mi kaynıyor, bana göre dert kaynıyor, onun için başın düşerse dara, Sarıgül'ü ara."