MİNECRAFTTURK.NET GÜNCELLENDİ HOŞ GELDİN!

Minecrafttürk'e kaydolarak, topluluğumuzun diğer üyeleriyle tartışabilir, paylaşabilir ve özel mesaj gönderebilirsiniz.

MUZİPLİK TAMAMLANDI!
minecrafttr aramıza katil!
batihost minecraft server kirala
batihost minecraft server kirala
  • MinecraftTURK.NET Discord Sunucusu

    Discord sunucumuza katılın ve MinecraftTR ve Minecraft hakkında tüm güncel Haber ve Gelişmeleri öğrenin güncel kalın.

    Buraya tıklayarak aramıza katıl.

Leman Sam'ın Araplara yönelik sözleri büyük tepki topladı

  • Konbuyu başlatan Celil
  • Başlangıç tarihi
  • Okuma süresi: 3:58
C

Celil

Guest
Konu Sahibi
İstanbul Başakşehir'de arabasıyla köpeği ezerek öldüren Katarlı uyruklu şahsa tepki gösteren şarkıcı Leman Sam, Twitter'dan tepki çeken bir paylaşım yaptı

"Soysuz Araplar"


Sam paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

Yıllar önce bu soysuz araplara tepkili olduğum içi uzun süreli lince maruz kalmıştım, şimdi herkes ne mal olduklarını anladı. Daha bunlar iyi günler, ekmeğe ortak yakında toprağa da ortak olacaklar. Bıçaklamalar, tecavüzler,sonu yağmadır bunun. Hiç şikayet etmeyin, göz göre göre geldi”


Sam'ın sözlerine ekonomist Özgür Demirtaş tepki gösterdi. Demirtaş, Sam'a verdiği cevapta şunları söyledi:

"Göçmen politikasını eleştirmek ayrı ve doğru Sosyo-Kültürel seviyeyi tartışmak ayrı ve doğru Sınırların yol geçen hanı olmasını eleştirmek ayrı ve doğru, Bu tip Irk ve Köken bazlı kafatasçı ırkçılık ise berbat bir şey. Sizi kınıyorum. Yazdığınızı görünce çok üzüldüm.”

TİHEK'ten şarkıcı Leman Sam'ın paylaşımına ilişkin açıklama:


Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK), Sanatçı Leman Sam'ın Araplarla ilgili sosyal medyadaki paylaşımına ilişkin, "Toplumsal barışı hedef alan bu türden provokatif eylemleri besleyen ayrımcı dil ve nefret söylemlerinden uzak durma sorumluluğunu tüm ilgililere hatırlatmak isteriz." açıklamasını yaptı.

TİHEK'ten yapılan açıklamada, ifade özgürlüğünün, hoşgörü ve insan onuruna saygının demokratik toplum düzeninin en önemli ilkeleri olarak kabul edilmekle birlikte, bunların evrensel ve bölgesel düzeyde insan haklarına ilişkin düzenlemelerle de koruma altına alındığı hatırlatıldı.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde ifade özgürlüğünün mutlak bir hak olarak görülmediği belirtilen açıklamada, sözleşmenin 17. maddesinde de herhangi bir hakkın belli bir birey, grup veya devlet tarafından kötüye kullanılamayacağının açıkça belirtildiğine dikkat çekildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarında yer aldığı üzere ifade özgürlüğüne getirilen sınırlamalardan biri de belli bir grubu hedef alan nefret söylemleridir. Nefret söylemi ve ayrımcılık olgusu, başta ifade özgürlüğü olmak üzere diğer hakların etkin kullanımının önünde yarattığı engel ile bir arada düşünüldüğünde en ciddi insan hakları sorunlarından birini oluşturmaktadır. Nefret içeren ifadelerin sınırlanması, insan onurunu ve toplumsal düzeni korumaya yöneliktir.

Bu kapsamda ifade özgürlüğünü kullanılırken başkalarının hak ve özgürlüklerini ihlal edecek, hoşgörüsüzlüğü güçlendirecek, hakaret boyutuna varabilecek yorumlar yapmaktan kaçınılması gerekmektedir. Aksi halde ifade özgürlüğü ve nefret söylemi kavramının birbirine karıştırılması, nefret söyleminin özgürleşmesine ve bu niteliğiyle kabul edilebilir bir ifade biçimi olmasına yol açabilmektedir."

Açıklamada, Türkiye'nin farklı uygarlık ve kültürlere ev sahipliği yaptığı, yüzyıllar boyu çeşitli dil, din ve ırktan insanların bir arada yaşadığı kozmopolit yapısını koruduğu ve tarihsel süreçte eşsiz bir mozaik haline geldiği belirtildi.

Türkiye'de, bir arada uyum içinde yaşama gayesinin mevcut olduğu belirtilen açıklamada, kişilerin etnik köken ve ırk temelinde ayrıştırılmalarının, uluslararası insan hakları müktesebatında güvence altına alınan "ayrımcılık yasağına" aykırılık teşkil ettiği vurgulandı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Günümüzde sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasıyla artan etkileşimin, nefret söylemi pratiklerinin üretilebilir olmasına ve hızlı bir şekilde yayılmasına yol açtığı bir gerçektir. Sosyal medya ortamında toplumun bir kesimine yönelik ırk, milliyet ve etnik köken temelinde 'ben-öteki' biçimini alan ayrıştırıcı ifadelerin kullanılması, demokratik toplum düzenini esaslı biçimde tehdit etmektedir.

Özellikle kamuya mal olmuş kişilerin nefret söylemine karşı, bu söylemi kınamakla kalmayıp aynı zamanda bu söylemin tehdit ettiği değerleri destekleyecek şekilde hızlı bir reaksiyon göstermesi sorumluluğu bulunmaktadır. Toplumsal barışı hedef alan bu türden provokatif eylemleri besleyen ayrımcı dil ve nefret söylemlerinden uzak durma sorumluluğunu tüm ilgililere hatırlatmak isteriz."