C
Celil
Guest
Konu Sahibi
Türkiye'de de tüm dünyadaki gibi kripto paralara büyük bir ilgi var. Birçok kişi kripto paralar yüzünden mağdur olurken birçok kişi de makul bir yatırım aracı olarak kullanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Aralık 2021'de kripto paralar hakkında yasal düzenleme geleceğini açıkladı.
Peki, Türkiye'de ve dünyada kripto varlıklar nasıl vergilendiriliyor ve sınıflandırılıyor?
Uzun yıllardır kripto varlıkların hukuki altyapısı üzerine çalışma yürüten ve Bologna Üniversitesinde yüksek lisans yapan Hukukçu Hasret Ozan Sevim, konuya ilişkin bir yazı kaleme aldı.
Hasret Ozan Sevim, kripto paraların vergilendirmesi hakkında dünyada öne çıkan örnekleri sıraladı. Sevim, Türkiye'de kripto paraların vergilendirmesi konusunda 3 ana görüşün olduğunu bunların, "ödeme aracı ve para birimi, emtia ve gayri maddi hak" olduğunu belirtti.
Sevim, kripto varlıkların, Türkiye'de bir para birimi olarak kabul edilmesi takdirde cari mevzuata göre bir vergilendirmenin olamayacağını fakat kambiyo vergisi yönünden vergilendirmenin önünün açılabileceğini vurguladı.
Hukukçu Hasret Ozan Sevim'in konuya ilişkin kaleme aldığı
Kripto varlık piyasasının muazzam büyüklüklere ulaşmasından kaynaklı olarak bu alana farklı ülkelerden birçok hukuki müdahalede bulunulmuştur, düzenlemeler getirilmiştir ve getirilmektedir. Kripto varlıklara ilişkin hukuki uygulamaların ve düzenlemelerin konularına (veya alanlarına) baktığımızda göze çarpan belli başlı alanlar şunlardır: (1) kara para aklamayla mücadele, (2) vergilendirme, (3) dijital denetim, (4) finansal düzenleme (sermaye piyasası hukuku ile ilişkilidir).
Asıl amacı anonimite, veri güvenliği ve düşük maliyetle değer transferi sağlamak olan blokzincir teknolojisi, zaman içerisinde kripto varlıkların artan popülerliği ve kripto varlık piyasalarının oldukça dalgalı olması sebepleriyle spekülasyona ve alım-satıma dayalı bir endüstri yaratmıştır. Bu nedenle kripto varlıklara yönelik vergilendirmeler genellikle değer artış kazancına yönelik vergi uygulamalarıyla ilişkilendirilmiştir.
Kripto varlıklara ilişkin kamu otoritelerince atılan ilk adım genellikle vergilendirme veya kara para aklamayla mücadele tarafından gelmektedir. Özellikle kanunilik ilkesi gereğince detaylı ve açık şekilde düzenlemesi icap eden vergisel düzenlemeler, devletin ilgili sektörü kapsayıcı şekilde regüle edebilmesi açısından oldukça aydınlatıcı bir yol oluşturur. Dolayısıyla hem vergi mükelleflerinin hem de devletlerin meşru haklarının etkin ve dengeli bir şekilde kullanılabilmesi için kripto varlıkların açık ve makul şekilde vergilendirilmesi elzemdir.
Bu çalışmada Amerika Birleşik Devletleri’nin, İngiltere’nin, Almanya’nın ve Hırvatistan’ın kripto varlıkları nasıl ve hangi nedenlerle vergilendirdiğine, kripto varlıklara ilişkin vergi uygulamalarına değinilecektir. Hırvatistan Vergi İdaresi’nin kripto varlıkların vergilendirilmesine ilişkin mütalaalarına, vergi mükelleflerine oldukça detaylı bir tanım ve usul sunmasından ötürü nispeten geniş şekilde değinilmiştir. Yine, Hırvatistan’ın Türkiye’ye benzer şekilde Avrupa Birliği üyesi olmadığı halde Avrupa Birliği müktesebatına yakın bir hukuki yol seyretmesi dolayısıyla Hırvatistan’ın esas aldığı uygulamalar tarafımızca önemli görülmüştür. Raporda büyük oranda, kripto varlıkların Makedonya’da nasıl düzenlemesi gerektiğine ilişkin bir akademik makaleden yararlanılmıştır.
Sınıflandırmanın önemi
Türkiye’de kripto varlıkların vergilendirilmesi hususu tartışıldığında nasıl sınıflandırılacağına ilişkin olarak üç görüş genel kabul görmektedir: (1) bir ödeme aracı ve para birimi, (2) emtia, (3) gayri maddi hak. Kripto varlıkların, para birimi olarak kabul edilmesi durumunda cari mevzuata göre herhangi bir vergilendirme söz konusu olmayacaktır. Fakat kambiyo vergisi yönünden vergilendirilebilmesinin önü açılacaktır. Emtia olarak kabulü halinde kripto varlıklar, duruma göre ticari kazanç veya arızi ticari kazanç olarak görülerek gelir vergisine tabi tutulacaktır. Gayri maddi hak olarak kabul görmesi halinde ise katma değer vergisine tabi olup olmayacağı hususunda tartışmalar gündeme gelecektir.
Amerika Birleşik Devletleri
ABD Gelir İdaresi, sanal varlıklarla (virtual currency) yapılan muameleler için bir malın devrine ilişkin (property transactions) uyguladığı genel vergi ilkelerini tatbik etmektedir. Örneğin; Gelir İdaresi, bitcoinin herhangi bir ülkede resmi para birimi olarak (legal tender) kullanılmamasından yola çıkarak bitcoine bir döviz gibi muamele edilemeyeceğini, bitcoinin bir “mal” olarak görüldüğünü beyan etmiştir. Öyleyse ABD Gelir İdaresi’ne göre bir “kripto para” transferi ödeme olarak değil, bir malın devredilmesi olarak görülmektedir. Dolayısıyla kripto varlıklar söz konusu olduğunda sermaye artışına yönelik vergilendirme yapılmaktadır (capital gains tax). Mükelleflerin, kripto varlığın alım-satımından kazandığı fark üzerinden vergi alınır.
İngiltere
İngiltere Kraliyet Gelir ve Gümrük İdaresi, “kriptoparaların” -diğer ödeme yöntemleri ve yatırım araçlarından farklı bir doğaya sahip olmasından bahisle- dahil edildikleri muameleye göre farklı yöntemlerle vergilendirileceğini beyan etmiştir. Bu sebeple “kriptoparalar”, işin türüne, işlemin taraflarına göre kurumlar vergisi (corporate tax), gelir vergisi (income tax) veya sermaye artışı vergisi (capital gains tax) ile vergilendirilir.
Almanya
Almanya, başka birçok ülke gibi kripto varlıkları ilk olarak vergiyle ilişkili olarak sınıflandırmıştır. Alman Maliye Bakanlığı, bitcoinin bir elektronik para veya yabancı para olarak düşünülmediğini ancak bir ölçü birimi olarak düşünüldüğünü beyan etmiştir. Bakanlığa göre “kriptoparalar”, fiyatlarının dalgalı oluşundan, piyasada işlem aracı olarak geniş kabul görmemesinden ve parasal sistemle doğrudan ilişki içinde olmamasından ötürü gerçek anlamda para olarak düşünelemez. Ancak özel kişiler “kriptoparaları” kendi aralarında gerçekleştirdikleri işlemlerde bir değişim aracı olarak kullanabilir. Bu sebeple “kriptoparalar”, medeni hukuk anlamında bir nevi değişim aracı olarak görülebilir. Öyleyse (her ne kadar Bakanlık, yabancı para olarak görmediğini beyan etmiş olsa da) bir ölçü birimi olarak sınıflandırılması ve özel hukuk işlemlerinde değişim aracı olarak kullanılabilmesi sebepleriyle “kriptoparalar”, yabancı paralara ilişkin vergilendirmede olduğu gibi yıl içerisinde elde edilen kar bakımından gelir vergisine tabi tutulabilir.
Hırvatistan
Hırvatistan Ulusal Bankası ve Hırvatistan Vergi İdaresi, kripto varlıkları ABD’de olduğu gibi geniş bir sanal varlık tanımının içine sokmaktadır. Hırvatistan Ulusal Bankası, Avrupa Bankacılık Otoritesi’nin görüşüne dayanarak sanal varlıkları şu şekilde tanımlamaktadır: “Bir değeri dijital ortamda simgeleyen sanal varlıklar, malikinin gerçek bir değeri olduğu inancıyla saklamak veya elektronik olarak takas etmek istediği, ödemeler için kullandığı, kendine has türde bir varlık/eşyadır”.[8] Hırvatistan Vergi İdaresi, Hırvatistan Ulusal Bankası’na danıştıktan sonra yaptığı 7 Mayıs 2015 tarihli açıklamada bitcoinin “bir mali borcun ifasına imkan tanıyan menkul bir kıymet” olarak görülebileceğini ve bitcoin işlemlerinin katma değer vergisi yükümlülüklerinden muaf olabileceğini belirtmiştir.
Avrupa Adalet Divanı’na göre resmi para birimi olarak kullanılmayan ve geleneksel olmayan varlıklarla gerçekleştirilen işlemler de mali işlemlerdir. Bu mali işlemler, resmi ödemeler bağlamında işlemin taraflarınca alternatif bir ödeme aracı olarak kabul görülür.[9] Sonuç olarak Avrupa Adalet Divanı, bitcoini para gibi bir değişim aracı olarak yorumlayarak Katma Değer Vergisi Direktifi Madde 135/1(5) uyarınca katma değer vergisi ödemelerinden muaf olarak değerlendirmiştir. Bu karar, kripto paranın satın alınması ve satılmasının, gelir vergisi veya diğer bazı vergilere tabi olması yönünde engelleyici değildir. Hırvatistan Vergi İdaresi 19 Mart 2018 tarihli beyanıyla Avrupa Adalet Divanı’nın görüşünü benimsediğini duyurmuştur.
Yine Hırvatistan Vergi İdaresi’nin 19 Mayıs 2018 tarihli bir başka mütalaasına göre vergi mükellefleri, aldığı ve sattığı sanal varlıkları güvenilir belgelerle belgelemek mecburiyetindedir.[10] Geçerliliği ve içerdiği bilginin doğruluğu, merkezi veya merkeziyetsiz borsalar aracılığıyla denetlenebilen belgeler güvenilir ve geçerli sayılır. İşleme konu kripto varlıkların değerinin ilgili belgelerle belirlenemediği istisnai hallerde Coinbase, Kraken, Gemini, Binance, OKEx ve diğer büyük kripto varlık borsalarının datalarının o günkü ortalama değeri piyasa değeri olarak kabul edilir.
Vergi mükellefleri, her satın almayı ve mali varlık satışını kayıt altına almak durumundadır. Vergi İdaresi böylece gelir vergisine tabi olan gerçekleşmiş sermaye kazançlarını tespit edebilecektir. Bu amaçla, bir sanal varlığın doğrudan başka bir gerçek kişiden satın alınması durumunda ilgili belgeler şu unsurları içerirler: (1) Alıcının ve satıcının kişisel bilgileri, (2) alışın veya satışın konusu, (3) alışın veya satışın tarihi, (4) işleme konu miktar, fiyat, alım/satım yapılmış birim sayısı ve (5) ödeme şekli.
Peki, Türkiye'de ve dünyada kripto varlıklar nasıl vergilendiriliyor ve sınıflandırılıyor?
Uzun yıllardır kripto varlıkların hukuki altyapısı üzerine çalışma yürüten ve Bologna Üniversitesinde yüksek lisans yapan Hukukçu Hasret Ozan Sevim, konuya ilişkin bir yazı kaleme aldı.
Hasret Ozan Sevim, kripto paraların vergilendirmesi hakkında dünyada öne çıkan örnekleri sıraladı. Sevim, Türkiye'de kripto paraların vergilendirmesi konusunda 3 ana görüşün olduğunu bunların, "ödeme aracı ve para birimi, emtia ve gayri maddi hak" olduğunu belirtti.
Sevim, kripto varlıkların, Türkiye'de bir para birimi olarak kabul edilmesi takdirde cari mevzuata göre bir vergilendirmenin olamayacağını fakat kambiyo vergisi yönünden vergilendirmenin önünün açılabileceğini vurguladı.
Hukukçu Hasret Ozan Sevim'in konuya ilişkin kaleme aldığı
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Kripto varlık piyasasının muazzam büyüklüklere ulaşmasından kaynaklı olarak bu alana farklı ülkelerden birçok hukuki müdahalede bulunulmuştur, düzenlemeler getirilmiştir ve getirilmektedir. Kripto varlıklara ilişkin hukuki uygulamaların ve düzenlemelerin konularına (veya alanlarına) baktığımızda göze çarpan belli başlı alanlar şunlardır: (1) kara para aklamayla mücadele, (2) vergilendirme, (3) dijital denetim, (4) finansal düzenleme (sermaye piyasası hukuku ile ilişkilidir).
Asıl amacı anonimite, veri güvenliği ve düşük maliyetle değer transferi sağlamak olan blokzincir teknolojisi, zaman içerisinde kripto varlıkların artan popülerliği ve kripto varlık piyasalarının oldukça dalgalı olması sebepleriyle spekülasyona ve alım-satıma dayalı bir endüstri yaratmıştır. Bu nedenle kripto varlıklara yönelik vergilendirmeler genellikle değer artış kazancına yönelik vergi uygulamalarıyla ilişkilendirilmiştir.
Kripto varlıklara ilişkin kamu otoritelerince atılan ilk adım genellikle vergilendirme veya kara para aklamayla mücadele tarafından gelmektedir. Özellikle kanunilik ilkesi gereğince detaylı ve açık şekilde düzenlemesi icap eden vergisel düzenlemeler, devletin ilgili sektörü kapsayıcı şekilde regüle edebilmesi açısından oldukça aydınlatıcı bir yol oluşturur. Dolayısıyla hem vergi mükelleflerinin hem de devletlerin meşru haklarının etkin ve dengeli bir şekilde kullanılabilmesi için kripto varlıkların açık ve makul şekilde vergilendirilmesi elzemdir.
Bu çalışmada Amerika Birleşik Devletleri’nin, İngiltere’nin, Almanya’nın ve Hırvatistan’ın kripto varlıkları nasıl ve hangi nedenlerle vergilendirdiğine, kripto varlıklara ilişkin vergi uygulamalarına değinilecektir. Hırvatistan Vergi İdaresi’nin kripto varlıkların vergilendirilmesine ilişkin mütalaalarına, vergi mükelleflerine oldukça detaylı bir tanım ve usul sunmasından ötürü nispeten geniş şekilde değinilmiştir. Yine, Hırvatistan’ın Türkiye’ye benzer şekilde Avrupa Birliği üyesi olmadığı halde Avrupa Birliği müktesebatına yakın bir hukuki yol seyretmesi dolayısıyla Hırvatistan’ın esas aldığı uygulamalar tarafımızca önemli görülmüştür. Raporda büyük oranda, kripto varlıkların Makedonya’da nasıl düzenlemesi gerektiğine ilişkin bir akademik makaleden yararlanılmıştır.
Sınıflandırmanın önemi
Türkiye’de kripto varlıkların vergilendirilmesi hususu tartışıldığında nasıl sınıflandırılacağına ilişkin olarak üç görüş genel kabul görmektedir: (1) bir ödeme aracı ve para birimi, (2) emtia, (3) gayri maddi hak. Kripto varlıkların, para birimi olarak kabul edilmesi durumunda cari mevzuata göre herhangi bir vergilendirme söz konusu olmayacaktır. Fakat kambiyo vergisi yönünden vergilendirilebilmesinin önü açılacaktır. Emtia olarak kabulü halinde kripto varlıklar, duruma göre ticari kazanç veya arızi ticari kazanç olarak görülerek gelir vergisine tabi tutulacaktır. Gayri maddi hak olarak kabul görmesi halinde ise katma değer vergisine tabi olup olmayacağı hususunda tartışmalar gündeme gelecektir.
Amerika Birleşik Devletleri
ABD Gelir İdaresi, sanal varlıklarla (virtual currency) yapılan muameleler için bir malın devrine ilişkin (property transactions) uyguladığı genel vergi ilkelerini tatbik etmektedir. Örneğin; Gelir İdaresi, bitcoinin herhangi bir ülkede resmi para birimi olarak (legal tender) kullanılmamasından yola çıkarak bitcoine bir döviz gibi muamele edilemeyeceğini, bitcoinin bir “mal” olarak görüldüğünü beyan etmiştir. Öyleyse ABD Gelir İdaresi’ne göre bir “kripto para” transferi ödeme olarak değil, bir malın devredilmesi olarak görülmektedir. Dolayısıyla kripto varlıklar söz konusu olduğunda sermaye artışına yönelik vergilendirme yapılmaktadır (capital gains tax). Mükelleflerin, kripto varlığın alım-satımından kazandığı fark üzerinden vergi alınır.
İngiltere
İngiltere Kraliyet Gelir ve Gümrük İdaresi, “kriptoparaların” -diğer ödeme yöntemleri ve yatırım araçlarından farklı bir doğaya sahip olmasından bahisle- dahil edildikleri muameleye göre farklı yöntemlerle vergilendirileceğini beyan etmiştir. Bu sebeple “kriptoparalar”, işin türüne, işlemin taraflarına göre kurumlar vergisi (corporate tax), gelir vergisi (income tax) veya sermaye artışı vergisi (capital gains tax) ile vergilendirilir.
Almanya
Almanya, başka birçok ülke gibi kripto varlıkları ilk olarak vergiyle ilişkili olarak sınıflandırmıştır. Alman Maliye Bakanlığı, bitcoinin bir elektronik para veya yabancı para olarak düşünülmediğini ancak bir ölçü birimi olarak düşünüldüğünü beyan etmiştir. Bakanlığa göre “kriptoparalar”, fiyatlarının dalgalı oluşundan, piyasada işlem aracı olarak geniş kabul görmemesinden ve parasal sistemle doğrudan ilişki içinde olmamasından ötürü gerçek anlamda para olarak düşünelemez. Ancak özel kişiler “kriptoparaları” kendi aralarında gerçekleştirdikleri işlemlerde bir değişim aracı olarak kullanabilir. Bu sebeple “kriptoparalar”, medeni hukuk anlamında bir nevi değişim aracı olarak görülebilir. Öyleyse (her ne kadar Bakanlık, yabancı para olarak görmediğini beyan etmiş olsa da) bir ölçü birimi olarak sınıflandırılması ve özel hukuk işlemlerinde değişim aracı olarak kullanılabilmesi sebepleriyle “kriptoparalar”, yabancı paralara ilişkin vergilendirmede olduğu gibi yıl içerisinde elde edilen kar bakımından gelir vergisine tabi tutulabilir.
Hırvatistan
Hırvatistan Ulusal Bankası ve Hırvatistan Vergi İdaresi, kripto varlıkları ABD’de olduğu gibi geniş bir sanal varlık tanımının içine sokmaktadır. Hırvatistan Ulusal Bankası, Avrupa Bankacılık Otoritesi’nin görüşüne dayanarak sanal varlıkları şu şekilde tanımlamaktadır: “Bir değeri dijital ortamda simgeleyen sanal varlıklar, malikinin gerçek bir değeri olduğu inancıyla saklamak veya elektronik olarak takas etmek istediği, ödemeler için kullandığı, kendine has türde bir varlık/eşyadır”.[8] Hırvatistan Vergi İdaresi, Hırvatistan Ulusal Bankası’na danıştıktan sonra yaptığı 7 Mayıs 2015 tarihli açıklamada bitcoinin “bir mali borcun ifasına imkan tanıyan menkul bir kıymet” olarak görülebileceğini ve bitcoin işlemlerinin katma değer vergisi yükümlülüklerinden muaf olabileceğini belirtmiştir.
Avrupa Adalet Divanı’na göre resmi para birimi olarak kullanılmayan ve geleneksel olmayan varlıklarla gerçekleştirilen işlemler de mali işlemlerdir. Bu mali işlemler, resmi ödemeler bağlamında işlemin taraflarınca alternatif bir ödeme aracı olarak kabul görülür.[9] Sonuç olarak Avrupa Adalet Divanı, bitcoini para gibi bir değişim aracı olarak yorumlayarak Katma Değer Vergisi Direktifi Madde 135/1(5) uyarınca katma değer vergisi ödemelerinden muaf olarak değerlendirmiştir. Bu karar, kripto paranın satın alınması ve satılmasının, gelir vergisi veya diğer bazı vergilere tabi olması yönünde engelleyici değildir. Hırvatistan Vergi İdaresi 19 Mart 2018 tarihli beyanıyla Avrupa Adalet Divanı’nın görüşünü benimsediğini duyurmuştur.
Yine Hırvatistan Vergi İdaresi’nin 19 Mayıs 2018 tarihli bir başka mütalaasına göre vergi mükellefleri, aldığı ve sattığı sanal varlıkları güvenilir belgelerle belgelemek mecburiyetindedir.[10] Geçerliliği ve içerdiği bilginin doğruluğu, merkezi veya merkeziyetsiz borsalar aracılığıyla denetlenebilen belgeler güvenilir ve geçerli sayılır. İşleme konu kripto varlıkların değerinin ilgili belgelerle belirlenemediği istisnai hallerde Coinbase, Kraken, Gemini, Binance, OKEx ve diğer büyük kripto varlık borsalarının datalarının o günkü ortalama değeri piyasa değeri olarak kabul edilir.
Vergi mükellefleri, her satın almayı ve mali varlık satışını kayıt altına almak durumundadır. Vergi İdaresi böylece gelir vergisine tabi olan gerçekleşmiş sermaye kazançlarını tespit edebilecektir. Bu amaçla, bir sanal varlığın doğrudan başka bir gerçek kişiden satın alınması durumunda ilgili belgeler şu unsurları içerirler: (1) Alıcının ve satıcının kişisel bilgileri, (2) alışın veya satışın konusu, (3) alışın veya satışın tarihi, (4) işleme konu miktar, fiyat, alım/satım yapılmış birim sayısı ve (5) ödeme şekli.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.