C
Celil
Guest
Konu Sahibi
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, öldürülen PKK'lı teröristle fotoğrafı basına yansıyan HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel hakkında fezleke hazırladı. Hazırlanan fezleke, Adalet Bakanlığına gönderildi.
Adıyaman'da 2017'de terör örgütü PKK'ya yönelik hava destekli operasyonda etkisiz hale getirilen teröristin cep telefonu incelemesinde HDP'li milletvekili Güzel ile fotoğraflarının bulunduğu ortaya çıkmıştı.
Etkisiz hale getirilen terörist Volkan Bora'nın, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel ile terör kampında çekilmiş fotoğraflarının basına yansıması üzerine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti.
Başsavcılık tarafından Diyarbakır Milletvekili Güzel hakkında fezleke hazırlandı. Fezleke, Adalet Bakanlığına gönderildi.
HDP'li Semra Güzel, 24 Haziran 2018 tarihinde milletvekili seçilmişti.
Güzel: Fotoğraf çözüm sürecinde çekildi
HDP'li Güzel, ortaya çıkan fotoğraflarıyla ilgili açıklama yaptı. Açıklamada şunları kaydetti:
Adıyaman'da 2017'de terör örgütü PKK'ya yönelik hava destekli operasyonda etkisiz hale getirilen teröristin cep telefonu incelemesinde HDP'li milletvekili Güzel ile fotoğraflarının bulunduğu ortaya çıkmıştı.
Etkisiz hale getirilen terörist Volkan Bora'nın, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel ile terör kampında çekilmiş fotoğraflarının basına yansıması üzerine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti.
Başsavcılık tarafından Diyarbakır Milletvekili Güzel hakkında fezleke hazırlandı. Fezleke, Adalet Bakanlığına gönderildi.
HDP'li Semra Güzel, 24 Haziran 2018 tarihinde milletvekili seçilmişti.
Güzel: Fotoğraf çözüm sürecinde çekildi
HDP'li Güzel, ortaya çıkan fotoğraflarıyla ilgili açıklama yaptı. Açıklamada şunları kaydetti:
“Önceki gece de şahsıma yönelik bir itibar suikastı işlenmiş, gerçeği yansıtmayan ve iktidarın kadın düşmanı politikalarının bir parçası olarak cinsiyetçi bir psikolojik operasyon yürütülmüştür. Gerçekleri anlatmadan önce ifade etmek isterim ki, bu kişi ve odaklara yönelik hukuk mücadelemi sürdürüp, yargı önünde bu odaklarla hesaplaşacağımın bilinmesini isterim. Hatırlarsak, 2013 yılında mevcut iktidarın da taraf olduğu bir çözüme barış sürecinde silahlar susmuş, çatışmalar durmuştu. Bu süreçte taraflar arasında bir mutabakat oluşmuş, devlet yetkilileri ve çeşitli heyetler tarafından haberde bahsedilen bölgelere gidiş-gelişler yaşanmıştır. Bunların hepsi mevcut iktidarın bilgisi ve onayı çerçevesinde gerçekleşmiş, Türkiye toplumu ve kamuoyu da buna tanıklık etmiştir.
Söz konusu fotoğraflara gelince... Volkan Bora ile üniversite yıllarımda tanıştım ve bir süre arkadaş olarak görüştüm. Kendisi ile yaşadığımız duygusal yakınlık sonucunda, aileler arasında yaptığımız bir tören sonrasında sözlendik. Volkan Bora gazetecilik yaparken, 2009 sonlarında maruz kaldığı soruşturma ve davalar neticesinde yurtdışına gitmek zorunda kaldı. Ulaşmaya çalışmama rağmen, 2014 yılına kadar kendisiyle hiçbir şekilde görüşemedik. 2013-2015 yılları arasında başlatılan çözüm ve barış sürecinin olumlu havası içerisinde çocuklarını, annelerini, babalarını ve sevdiklerini görmeye çalışan birçok kişi gibi ben de Volkan Bora’ya ulaşmaya çalıştım. Bahsi geçen bölgeye gittiğimde iki kadın tarafından karşılandım. Bana güvenlik koşulları nedeniyle kendi kıyafetlerinden giymem gerektiği söylendi. Bir süre bekledikten sonra orada olduğunu öğrendim ve görüştük. İşte basına servis edilen fotoğraflar bu görüşmeye ait fotoğraflardır. Sadece benim değil milyonlarca insanın geleceğe dair umutlandığı ve barışı arzuladığı bir süreçte, bizatihi hükümetin karşı tarafla görüşmeler yaptığı göz önüne alınırsa, bu fotoğrafların bugün hakkımda yürütülen karalamalara, kumpas girişimlerine ve suçlamalara dayanak yapılmaya çalışılması kabul edilemez.
2014 yılı içerisinde kamu alanında görev yapmaktaydım ve hiçbir siyasi partiye üyeliğim yoktu. 2017 yılında, Volkan Bora’nın yaşamını kaybetmesinin ardından ele geçirilen kimi materyaller sonucu açılan soruşturma dosyalarında bana dair herhangi bir işlem olup olmadığını bilmiyorum. Fakat 2018’de milletvekili seçilene kadar, hiçbir şekilde hakkımda bir soruşturma başlatılmadı ve ifadeye dahi çağrılmadım. 5 yıl önce ele geçen fotoğrafların yargıya konu edilmeden bugün basına servis edilmesi erkek-devlet aklının bir tezahürüdür. Son derece çirkin ve cinsiyetçi söylemlerle yapılan fotoğraf ve haber servisinin partim hakkında siyasi iktidar tarafından yürütülen kirli propagandaların bir devamı olduğu aşikardır.
“5 yıldır neden soruşturma başlatılmadı?”
Medya tetikçilerine ve onların arkasındaki güçlere soruyorum: Madem bu fotoğraflar 5 yıl önce elinize geçti, milletvekili olmadığım bir yıl boyunca neden hakkımda herhangi bir soruşturma başlatılmadı? Madem bu fotoğraflar 5 yıl önce elinize geçti, attığım twitten dahi fezleke hazırlanırken, vekillik çalışmalarını yürüttüğüm üç buçuk yıl içerisinde neden bu dosyaya dair Meclis’e iletilen herhangi bir fezleke olmadı? Bu fotoğraflar nasıl oluyor da bir ‘gazetecinin’ eline geçiyor? Bu ‘gazeteci’ bu fotoğraflara habercilik yeteneği sayesinde mi ulaştı, yoksa bu fotoğraflar bizatihi Emniyet veya bir devlet kurumu tarafından kendisine servis mi edildi? Nasıl oluyor da bu fotoğraflar öncelikle bir fezlekede değil de bir ‘gazete’ sayfasında yayınlanıyor? Yaşadığımız coğrafyada, insanların sevdiklerini, çocuklarını, arkadaşlarını kaybetmenin acısını artık yaşamamayı ve uzaktaki sevdiklerini bir gün görmeyi umdukları bir barış arayışı var. Anılarımız, hikâyelerimiz, yaşanmışlıklarımız ve acılarımız var. Bugün maalesef insanlıktan nasibini almamış bazı kimseler tarafından insanların acıları, hayat hikâyeleri kirli siyasi amaçların, komplo ve kumpas girişimlerinin aracı haline getirilmek isteniyor. İnsanlıktan biraz nasiplenmiş hiçbir vicdanın kabul etmeyeceği bu yaklaşım bir kez daha gösterdi ki, karşımızdaki iktidarın ne ahlakla, ne vicdanla, ne de toplumsal değerlerle hiçbir ilişkisi kalmamıştır.
Bir Kürt kadın olarak bu iğrenç oyunlara bugüne kadar pabuç bırakmadım, bundan sonra da bırakmayacağımın bilinmesini isterim. İktidar odaklarının yıllardır elinde tuttuğu fotoğrafların, yıllar sonra bir siyasi kumpasın parçası olarak şimdi basına ve kamuoyuna servis edildiği açıktır. 2014’te HDP ile herhangi bir üyelik ilişkim yoktu. 2018 yılındaki milletvekili adaylığına kadar da olmadı. Yürütülen linç kampanyasına ve gerçeği yansıtmayan kirli ithamlara karşı hukuk yollarını da kullanacağımı özellikle belirtmek isterim."