'Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizin kalkınma altyapısında sağladığımız ilerleme sayesinde küresel ekonomik krizden ülkemizi ayrıştırdık. Dünyayı izleyen herkes bu sıkıntılı tabloda Türkiye'nin dünyada bulunduğu yeri takdir ediyor.
Turizmde önceki yıla göre ziyareti sayısısında yüzde 83'lük gelirde yüzde 100'lük artış sağladık.
Nisan ayında mikro ve küçük işletmeler için hızlı destek programı başlatmıştık. Bu kapsamı yeni mezun gençlerimizin istihdamını arttırmak için genişletiyoruz.
Meslek lise ya da üniversite mezunu öğrencilerimizi 1 yıl istihdam edecek işletmelere destek olacağız.
Yeni mezun gençleri istihdam eden işletmelere 100 bin TL destek verilecek.
Küresel ticaretin yeniden hareketlendiği 2021'de büyümede çift haneli rakamları yakalayacağımıza inanıyorum.
Salgında G20 ülkeleri arasında en hızlı toparlanan ve büyüyen ülkerden biriyiz. Bu performans bizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girebileceğimizi gösteriyor.
Kurda yükselişi bir seviyeye kadar sorun etmiyorduk. Ama bir yerden sonra iş serbest piyasa ekonomisi kurallarının dışına çıkarak farklı bir görünüme büründü. Türkiye'den ve dünyadan siyasetçiler dövizi arttıracak sekronize bir kampanya başlattılar.
Bundan 3-4 yıl önce yurt dışı kaynaklı benzer tuzaklarla karşılaşmıştık.'
KUR KORUMALI TL MEVDUATI
“Bundan 3-4 yıl önce yurtdışı kaynaklı benzer saldırılara maruz kalmıştır. Aldığımız tedbirler sayesinde, yurtdışından Türk ekonomisine yönelik sinsi saldırıların önünü kesmiştir. 20 Aralık’ta kamuoyuna açıkladığımız tedbir paketiyle piyasaların aynı ölçüde dengeye gelmesini sağladık. Kur korumalı TL mevduatına kısa sürede 78 milyar liralık geçişin yaşanması, vatandaşımızın ekonomi programımıza olan güveninin işaretidir.
“Döviz ve altın cinsi hesaplardan, vadeli TL hesabına dönüşen tutarlar zorunlu karşılıktan muaf tutulurken, stopaj oranı da sıfırlandı. İhracatçı ve ithalatçı firmalara TL vadeli döviz satım ihalesine başlandı. Bu satışlardaki stopaj oranı da sıfıra çekildi. Yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması çalışılması kapsamında, hurda altın değerlemesinde kullanılacak askeri milyem rakamında değişiklik yapıldı. Vatandaşlarımızın altınlarını bankalar, kuyumcular ve darphaneler vasıtasıyla sisteme dahil etmelerine imkan sağlanıyor. Talep edenler bankalardaki altın hesaplarında tuttukları birikimleri, fiziki altın olarak da alabilecek. Bankalar nezdinde darphane altın ürünleri bazından açılan hesaplarda fiziki altın olarak istenebilecek. Kredi garanti fonunun daha aktif şekilde çalıştırılmasıyla ilgili protokol yakında hayata geçiyor. ”
KURUMLAR VERGİSİ VE BİREYSEL EMEKLİLİKTE DEĞİŞİKLİK
“Türk lirası için hazine desteğine , ihracat ve imalat sanayi şirketleri için kurumlar vergisinde 1 puanlık indirim, bireysel emeklilik sistemindeki devlet katkısını yüzde 25’ten yüzde 30’a çıkartılmasına, yatırım fonlarından elde edilen kar paylarına istisna uygulanmasına, gelire endeksli senetlerin ihracına, tüm bunlara ilişkin hazırlanan kanunun değişikliği düzenlemeleri yarın Meclis’in takdirine sunuluyor. Ayrıca ülkemizde ve dünyada hammadde temininde tedarik zincirindeki aksaklık ve girdi fiyatlarındaki beklenmedik artışlar sebebiyle hazırlanan fiyat farkı çalışması da Meclis’in takdirine sunulma aşamasındadır.”
Ülkemizdeki fiyat artışlarının iki sebebi var: Biri salgın sürecinde dünyada emtiya fiyatlarındaki yükselmedir.
Enerji konusunda da vatandaşlarımızı koruyacak bir yol izledik. Geçen yıl elektirik, doğalgaz ve akaryakıtta düşük satış fiyatları sağladık. 2021 yılında doğalgaz 80, elektirik 20 milyar liralık fedakarlık yaptık. Vatandaşlarımızın cebinden doğalgaz ve elektrik faturası olarak çıkacak 165 milyar lirayı kamu kaynaklarından karşıladık. Yeni yılda gelen yeni zamlarda da kamu kaynakları vatandaşlarımıza yardımcı olacaktır.
Ülkemizde 2002 yılında 150 KW elektirik 150 m3 doğalgaz kullanımında asgari ücretin yüzde 43'ünü karşılıyordu. Şimdi ise asgari ücretin yüzde 13'üne denk geliyor.
Kömür desteğini doğalgaz desteği olarak da verilebileceğini ilk kez açıklıyorum.
Bazı ürünlerdeki artışın herhangi bir şekilde izah edilemeyeceğini görüyoruz. Bu konuda gerekenleri yapmak için kurumlarımıza talimatlarımızı verdik. Yine stokçuluğa verilecek cezanın arttırılması için meclise teklif götüreceğiz.
Hiç şüphesiz fiyat artışı ülkemize mahsus bir durum değil. Özellikle gelişme ve gelişmekte olan ülkeler enflasyonla karşı karşıya.
Her ne sebepten olursa olsun vatandaşlarımızın bu durum ile karşılaşmasından üzgünüz. Tarih boyunca enflasyonu en düşük seviyede tutan iktidar biziz.
2018'de de yüzde 20'yi aşan enflasyonla karşılaşmış, sonraki yıl yarı yarıya düşürmüştük.
Yeni asgari ücretle işçilerimizin ücretinde enflasyonun çok üzerinde bir artışı gerçekleştirdik.
Memurlarımızın maaşlarında Temmuz - Aralık enflasyon farkı, toplamda yüzde 28 oranında bir artış yapıldı. Memurlarımızın ocak ayındaki yüzde 5'lik toplu sözleşme zammını yüzde 7.5'a çıkardık. Maaş artış oranını yüzde 30'a çıkartmış olduk.
Emeklilerimizin maaşında ise enflasyon oranı kadar artış zaten yapıyoruz. İlave olarak düşük maaş alan emekliler için alt sınır belirledik. Hiçbir emeklimiz 2500 liranın altında maaş almayacak. '
