C
Celil
Guest
Konu Sahibi
Türk Eczacıları Birliği (TEB) Başkanı Erdoğan Çolak, tedarik edilemeyen ilaç sayısının 850’yi aştığını, tedarik sorunu nedeniyle 10 reçeteden 8’inin karşılanmadığını söyledi.
Evrensel Gazetesi'nden Eylem Nazlıer'e konuşan Çolak, “Eczanelere gelen 10 reçetenin 7-8’i ilaç yokluğu nedeniyle karşılanmıyor. Önceki yıllarda döviz kurundaki makas az açıldığı için şubat ayında bulunmayan ilaç sayısı 100 bazen de 150 kalem oluyordu. Aralık ve ocak aylarında bu tip olaylar gündeme gelmeye başlıyordu. Bu yıl ise ekim itibariyle 300-350 kalem ilaçta sorun yaşandı. Kasımda 450 kalem, aralıkta 650 kalem, şu anda da 850 kalemi geçmiş, 900 kaleme yaklaşmış vaziyette” dedi.
"Öksürük şuruplarında sıkıntı var"
Daha çok ithal ilaçlarda sorun yaşandığını söyleyen Çolak, “Öksürük şuruplarında bile sıkıntı var. Diyabet, hipertansiyon, astım gibi kronik hastalıkların ilaçları yok. Ağrı kesicilere de baksanız ilaçlar yok. Zaten eczaneler ortalama 1000 kalem ilaçla dönüyor” diye konuştu.
İlaç sorununun kaynağında ülkenin yerli ilaç üretim politikasının olmaması olduğunu ifade eden Çolak, “Yerli ve milli ilaç, diyoruz ama böyle bir ilaç üretimimiz yok. Biz eş değer ilaç üretiyoruz. İthal ürünlerin eş değerini üretiyoruz. Ağırlıklı olarak ithal ve eş değeri olmayan ürünlerde sıkıntımız var. Uluslararası ilaç şirketleri şubatta beklenen kur kararını maniple etmek için bu yöntemi tercih ediyorlar. Ama esas sorun avrodaki büyük yükseliş” dedi.
Türkiye’nin ilaçta dışa bağımlı olduğunu söyleyen Çolak, “Hem mamul ilaçlarda hem ham madde de dışa bağımlıyız. Eş değer ürettiğimiz ürünlerin ham maddesini de yüzde doksan yurt dışından alıyoruz. Ham madde de avroyla alınıyor” bilgisini paylaştı.
Evrensel Gazetesi'nden Eylem Nazlıer'e konuşan Çolak, “Eczanelere gelen 10 reçetenin 7-8’i ilaç yokluğu nedeniyle karşılanmıyor. Önceki yıllarda döviz kurundaki makas az açıldığı için şubat ayında bulunmayan ilaç sayısı 100 bazen de 150 kalem oluyordu. Aralık ve ocak aylarında bu tip olaylar gündeme gelmeye başlıyordu. Bu yıl ise ekim itibariyle 300-350 kalem ilaçta sorun yaşandı. Kasımda 450 kalem, aralıkta 650 kalem, şu anda da 850 kalemi geçmiş, 900 kaleme yaklaşmış vaziyette” dedi.
"Öksürük şuruplarında sıkıntı var"
Daha çok ithal ilaçlarda sorun yaşandığını söyleyen Çolak, “Öksürük şuruplarında bile sıkıntı var. Diyabet, hipertansiyon, astım gibi kronik hastalıkların ilaçları yok. Ağrı kesicilere de baksanız ilaçlar yok. Zaten eczaneler ortalama 1000 kalem ilaçla dönüyor” diye konuştu.
İlaç sorununun kaynağında ülkenin yerli ilaç üretim politikasının olmaması olduğunu ifade eden Çolak, “Yerli ve milli ilaç, diyoruz ama böyle bir ilaç üretimimiz yok. Biz eş değer ilaç üretiyoruz. İthal ürünlerin eş değerini üretiyoruz. Ağırlıklı olarak ithal ve eş değeri olmayan ürünlerde sıkıntımız var. Uluslararası ilaç şirketleri şubatta beklenen kur kararını maniple etmek için bu yöntemi tercih ediyorlar. Ama esas sorun avrodaki büyük yükseliş” dedi.
Türkiye’nin ilaçta dışa bağımlı olduğunu söyleyen Çolak, “Hem mamul ilaçlarda hem ham madde de dışa bağımlıyız. Eş değer ürettiğimiz ürünlerin ham maddesini de yüzde doksan yurt dışından alıyoruz. Ham madde de avroyla alınıyor” bilgisini paylaştı.